Van Koza Psikoloji logo

Aldatma Psikolojisi

Aldatma Psikolojisi

‘Hiçbir şey ilk zamanlardaki gibi değildi artık.’

‘Artık onu görmek istemiyordum.’

‘Ondan intikam almak istedim.’

‘Beni eskisi gibi sevmediğini düşünüyorum.’

‘Mutluluğu başka bir ten ile bulacağımı düşündüm.’

Yukarıdaki cümleler terapi odasında danışanların aldatma gerekçelerini belirtmek için kullandıkları sözler. Ayrıca Van psikolog etiketiyle bize ulaşan çoğu danışanımızdan da duyduğumuz cümleler aslında. Aldatmanın sadece tek bir sebebi yoktur. Sonuçları da her durumda aynı değildir. Aldatmanın sebepleri, psikolojisi ve bununla başa çıkmanın yolları neler olabilir? Bu yazıda bu konuda bilgiler vermek istiyorum. Önce aldatmanın ne olduğunu açıklayarak başlayalım.

Aldatma, ilişkilerde eşlerden birinin üçüncü bir şahıs ya da daha fazla şahıslarla duygusal veya cinsel ilişki içinde olmasıdır. Aldatma hem aldatan hem aldatılana zarar verdiği gibi ilişkinin seyrini de değiştirir. Sadakatsizliğin getirdiği yük ile aldatan ve aldatılan kişilerin duygu, düşünce ve davranışları zedelenir. Aradaki bağ, kimi zaman kalıcı, çoğunlukla tamiri zor şekilde zayıflayabilir hatta kopabilir. Taraflar için ilişkinin öncesini sorgulama, bu evlilik veya birliktelik bundan sonra yürür mü, yürümeli mi sorularını sorulduğu, ilişkinin devamının ya da sonlandırılmasının maddi, manevi, psikolojik, duygusal olası travmalarının hesabının yapıldığı bir eşiktir.

Aldatma bir anda gerçekleşen bir oldu değildir. Bir bağımlılık ya da iflas örneği gibi zamanla, özensiz, hesapsız ve ölçüsüz giden bir süreç söz konusudur. Elbette bu süreçte aldatmanın sinyalleri olur. Eşler arasında ilişkinin başında var olan ölçülü ve makul talepler, söylemler, beklentiler değişeceği gibi bunlara alınan cevaplar da değişebilir hatta artık bunlara cevap da alınamayabilir. Aldatma bunların yarattığı büyük boşluğu doldurmaktır aslında. Bu boşluğu doldurabileceği, dürtülerinin ve arzularının da dayatmasıyla aldatma gerçekleşir.

Aldatma kavramı; çiftler, toplumlar, kültürler ve durumlara göre değişkenlik gösterebilir. Kimi insanlar cinsel bir birliktelik olmaksızın örneğin sosyal medya üzerinden duygusal bağ oluşturabilecek yazışmaları eşine karşı sadakatsizlik olarak görmeyebilir. Ya da tamamen dürtülerinin ve arzularının altında ezilen, cinsel bağımlılığı olan kişiler bunu ‘doğalarının ve karakterlerinin’ bir parçası olarak kabul ederler.

Kadın Ya Da Erkek Neden Aldatır?

Aldatan taraf, eskisi kadar sevgi ve ilgi görmemeyi bir gerekçe olarak görebilir. Her ilişki duyguların yoğun olduğu günlerle başlar. Taraflar birbirlerine karşı yoğun olarak sevgi, özlem, arzu hisleri içinde olurlar. Elbette duygular hep aynı şekilde ve düzeyde kalmaz, zamanla değişir. Duyguların değişebilir ve azalabilir olduğunu bilip buna hazırlıklı olmak, ilişkinin başında var olan yoğun duyguların yerini başka güzel duyguların alabileceğini bilmek aldatmanın önüne set çekebilir.

Evliliklerde çoğunlukla evlenmeden önceki sevgi, saygı ve ilgiyi görmemekten yakınılır. Evlilikte yaşanan sadakatsizliklerin çoğu zaman sebebi bu olabilir. Çünkü evlenmeden önce aradaki mesafeler, aynı çatıyı paylaşmama ve kaybetme korkusu insanı özenli olmaya iter. Evlendikten sonra söylem ve davranışlarda özensizlik, ilgisizlik, sevgiyi ifade etme şeklinin sıradanlaşması gibi problemleri birçok çift yaşamaktadır. Çünkü evlilikten önceki kaybetme korkusu yerini ‘çantada keklik’ düşüncesine bırakır.

Ya Sonra…

Aldatma sonrası aldatan için büyük pişmanlık ve ağır bir ruhsal ve psikolojik yük ile hayatına devam etmek; çok büyük bir eziyete dönüşebilir. İlişkinin dinamiklerini etkilediğini düşünmek söylem ve tavırlarında suniliğe ve samimiyetsizliğe kaçmasına sebep olabilir. Elbette her aldatma vakasından sonra aldatan kişi böyle düşünüp hissetmeyebilir. Yukarıda da bahsettiğim gibi intikam gibi sebeplerle aldatan bireyler pişmanlık duymayabilir.

Her ne olursa olsun aldatmanın haklı bir gerekçesi olamaz.

Bireysel Terapi ve Çift Terapisi

Aldatma eylemi sonrası pişmanlık duyup, terapiyi kabul etmek ilişkinin tamiri için atılması gereken ilk ve en önemli adımdır. Elbette bu durumda ilişki etkileneceği için çift terapisi alarak yol almaya çalışmak gerekir. Fakat bu durum bireylerde de ayrı ayrı yaralara sebep olduğu için bireysel terapi de terapi sürecinin bir parçası olabilir.

NOT: Bu makale ve sitemizdeki diğer tüm içerikler bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Tıbbi bir tanı ve tedavi amacı taşımamaktadır. Sitedeki bilgiler ışığında bir ilaç tedavisine başlanması veya sonlandırılması kesinlikle önerilmez. Tanı ve tedavi gerektiren durumlar için mutlaka bir tıp hekimine başvurunuz. Bu makale ve sitemizdeki diğer tüm içerikler Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına aykırı sayılabilecek ilan ve reklam yapma amacı taşımamaktadır.



Van Psikolog, Evlilik Danışmanı Van, Van Evlilik Terapisti, Klinik Psikolog Van, Van Evlilik Terapisti, Psikolog Van, Uzman Psikolog Van, Psikolojik Danışma Merkezi Van, Bireysel Danışma Van, Van Aile Terapisti, Aile Danışmanı VanVan psikoloji

Yorum Gönderin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer Makaleler

Belirsizlik

Gabriel Garcia Marguez  ‘İnsanlar plan yapar ve Tanrı onlara güler.’ Sözüyle geleceğe dair yaptığımız planlamalarda işlerin her zaman

Devamı »

Çocuklarda Duygusal İhmal

        Ebeveyn-çocuk konusundaki araştırmalarıyla John Bowlby bağlanma kuramını ortaya koyarak, insan davranışlarını incelemeyle ilgili çok yararlı bir kaynak

Devamı »